Ateş ve buz, hareket ve silah, kaç veya kovala, yaşa veya öl... Super Stardust Delta ile gezegende aksiyon hiç bitmeyecek.

     Oyunumuz, Terramarque ve Bloodhouse'un 2007 yılında aldığı birleşme kararı sonucu ortaya çıkan Housemarque Firması tarafından geliştirilmiştir. Yenilenen yüzüyle önce Super Stardust HD ile PS3'e, daha sonra Super Stardust Portable ile PSP'ye iki oyun geliştirildi. Super Stardust HD dönem itibariyle çoğu kişi tarafından severek oynansa da, Super Stardust Portable ile bir anlamda hezimet yaşandı. Çünkü PSP'nin ikinci bir analog çubuğuna sahip olmaması oyunun kontrol edilmesini oldukça zorlaştırıyordu. Tüm bu olumsuzluklar PS Vita'nın çıkmasıyla son bulurken, yüksek potansiyele sahip Super Stardust Delta adeta yeniden hayat buldu.

     Dilerseniz Super Stardust Delta'nın PS Vita'ya hayat veren özelliklerinden biraz bahsedelim.

     Çıkış oyunları arasında en çok tercih edilenlerden biri olan Super Stardust Delta, PSN üzerinden 15,49 TL gibi bir fiyata satın alınabiliyor. Rengarenk yapısı, mini oyunları ve yüksek dozlu eğlencesi ile aldığı her kuruşu sonuna kadar hakettiğini söyleyebilirim.

     Her oyun incelememizde olduğu gibi Super Stardust Delta'da da oyunu çalıştırmadan önce Kullanma Klavuzuna gözatıyoruz. Biliyorsunuz ki PS Vita oyunlarının kutulu sürümlerinde, oyunla ilgili herhangi bir kitapçığa rastlamıyoruz. Bunun yerine, her oyunun LiveArea ekranına enteğre edilmiş Kullanma Klavuzları mevcut. Böylece hem maliyetler düşürülmüş, hem de bizi kutuları üzerimizde taşıma zahmetinden kurtarmış. Yolculuğa çıkmak için ilk adım.

     Oyunu çalıştırdığımızda ilk olarak karşımıza Playstation Network bağlantısını gerçekleştiren bir ekranla karşılaşıyoruz. Bağlantı hızımıza göre bir süre bekliyoruz ve ardından oyun verilerinin otomatik olarak hafıza kartına kaydedildiğini gösteren bir uyarı ile karşılaşıyoruz. Tüm bunları aştıktan sonra Ana Menümüze kavuşuyoruz. Oldukça sade tasarlanmış ana menümüzde hemen bir olay dikkatimizi çekiyor. Gyroskop teknolojisine bağlı olarak PS Vita'yı aşağı, yukarı, sağa veya sola doğru hareket ettirdiğimizde uzayın derinliklerine doğru kısa bir bakış atıyoruz. Yıldız bulutlarının uzay boşluğunda yaptığı görsel şölen, 5 inç OLED ekranda büyüleyici görünüyor. Menüde yer alan seçenekler ise şu şekilde.

     PLAY: İki katagoriye ayrılan oyna bölümü.
     Arcade: İlerlemeli bir katagori. Kurtardığımız her gezegen sonrasında yeni gezegenler de göreve başlıyoruz.
     MINI-GAMES: 5 katagoriye ayrılan mini oyunların bulunduğu bölüm.
     Crush: PS Vita'nın arka ve ön dokunmatik yüzeylerini aynı anda kullanarak 5 aşamada oynadığımız bölüm.
     Disc Slide: Ön dokunmatik ekranda uzay aracımızı kontrol ederek meteor yağmurundan kaçmaya, aynı zamanda yeşil renkli gök taşlarını toplamaya çalıştığımız bölüm.
     Orbit Bomber: PS Vita'nın Gyro-Sensörünü kullanarak nişancı yeteneklerimizi ortaya çıkarıyoruz. 5 aşamadan oluşan bölümde, uzay aracaımızı üzerimize gelen meteor yağmurundan ve düşman araçlardan korumaya çalışıyoruz.
     Rock and Rool: PS Vita'nın SIXAIX özelliğini kullanarak yuvarlak bir meteor taşıyla yeşil gök taşlarını toplayıp puan kazanmaya çalışıyoruz. Bunu yaparken de kırmızı göktaşlarından ve diğer uzay araçlarından kaçmaya çalışıyoruz.

Zorluk seviyemizi seçtikten sonra Alena gezegeninde maceramıza başlıyoruz. İlk aşamada iki çeşit silahımız var ve çok etkili değiller. bunlardan biri ateş, diğeri ise buz. Ateş silahımızı kullanarak kızıl renkli gök taşlarını yoketmeye çalışıyoruz. Buz silahımızı kullanarak da, mavi renkli gök taşlarını yok etmeye çalışıyoruz. Bu kısımda birşeye dikkatinizi çekmeye çalışacam. Ateş silahını kullanarak mavi gök taşlarını yoketmeye çalıştığımız zaman pek etkili olmadığını görüyoruz. Bunun için silahlarımızı doğru zamanda, doğru cisimlere karşı kullanmakta da fayda var. Silahlar arasında geçiş yapmak için de, PS Vita'nın ''R'' tetik tuşunu kullanıyoruz. Tabi silahlarımız sadece ateş ve buzdan ibaret değil. Ayrıca ekranın önüne dokunarak roket saldırısı gerçekleştirirken, arka panele dokunarak da büyük bir karadelik oluşturuyoruz. Karadelik oluşturmamızın amacı, yoğun meteor saldırılarından paçayı kurtarmak oluyor.

     Aracımızı sağa, sola, iler, ve geri hareket ettirmek için sol analog çubuğunu kullanırken, ateş etmek için sağ analog cubuğunu kullanıyoruz. PSP'de yaşayamadığımız özgürlüğü, PS Vita'nın çift analog cubuğu sayesinde yaşayabiliyoruz. Zaten oyun da bu özgürlüğü epey hissettiriyor. Silahlarımızın etkisini artırabilmek için oldukça fazla göktaşını yoketmemiz ve onlardan gelen puanları, partikülleri ve çeşitli eşyaları toplamamız gerekiyor. Yeşil partikülleri tapladıkça ekranın sağ alt köşesindeyer alan yeşil barın dolmasını sağlıyoruz. Böylece daha etkili ateş açabilmemizi sağlayan yeni eşyalar kazanıyoruz.

     Tüm gezegeni 5 aşama sonunda kurtarabiliyoruz. Her aşama sonrasında, süreye bağlı olarak puanlar kazanabiliyoruz. 5. aşamanın sonunda ise Boss'lar bulunuyor. Bu zorlu boss'ları öldürebilmek için füze saldırısı ve karadelik oluşturma güçlerimizi kullanmakta fayda var. Tabi Boss saldırısına kadar gelmeden önce silahlarımızı idareli bir şekilde kullanmalıyız. Aksi taktirde yenilmek kaçınılmaz olacaktır. Sicim gibi yağan meteor saldırıları, aslında görsel şölenin ta kendisi. Cıvıl cıvıl renkler, çeşit çeşit silahlar, güçlü düşmanlar, partiküller ve toz bulutları oyunun grafiklerde tavan yaptığını gözler önüne seriyor. Super Stardust Delta bu anlamda kullanıcıya bir oyun değil, sanat eseri sunuyor. Zaten grafiklerin birçok oyun eleştirmeni tarafından yüksek puanlar alması bunu kanıtlar nitelikte.

Ateş ve buz, hareket ve silah, kaç veya kovala, yaşa veya öl... Super Stardust Delta ile gezegende aksiyon hiç bitmeyecek.

     Oyunumuz, Terramarque ve Bloodhouse'un 2007 yılında aldığı birleşme kararı sonucu ortaya çıkan Housemarque Firması tarafından geliştirilmiştir. Yenilenen yüzüyle önce Super Stardust HD ile PS3'e, daha sonra Super Stardust Portable ile PSP'ye iki oyun geliştirildi. Super Stardust HD dönem itibariyle çoğu kişi tarafından severek oynansa da, Super Stardust Portable ile bir anlamda hezimet yaşandı. Çünkü PSP'nin ikinci bir analog çubuğuna sahip olmaması oyunun kontrol edilmesini oldukça zorlaştırıyordu. Tüm bu olumsuzluklar PS Vita'nın çıkmasıyla son bulurken, yüksek potansiyele sahip Super Stardust Delta adeta yeniden hayat buldu.

     Dilerseniz Super Stardust Delta'nın PS Vita'ya hayat veren özelliklerinden biraz bahsedelim.

     Çıkış oyunları arasında en çok tercih edilenlerden biri olan Super Stardust Delta, PSN üzerinden 15,49 TL gibi bir fiyata satın alınabiliyor. Rengarenk yapısı, mini oyunları ve yüksek dozlu eğlencesi ile aldığı her kuruşu sonuna kadar hakettiğini söyleyebilirim.

     Her oyun incelememizde olduğu gibi Super Stardust Delta'da da oyunu çalıştırmadan önce Kullanma Klavuzuna gözatıyoruz. Biliyorsunuz ki PS Vita oyunlarının kutulu sürümlerinde, oyunla ilgili herhangi bir kitapçığa rastlamıyoruz. Bunun yerine, her oyunun LiveArea ekranına enteğre edilmiş Kullanma Klavuzları mevcut. Böylece hem maliyetler düşürülmüş, hem de bizi kutuları üzerimizde taşıma zahmetinden kurtarmış. Yolculuğa çıkmak için ilk adım.

     Oyunu çalıştırdığımızda ilk olarak karşımıza Playstation Network bağlantısını gerçekleştiren bir ekranla karşılaşıyoruz. Bağlantı hızımıza göre bir süre bekliyoruz ve ardından oyun verilerinin otomatik olarak hafıza kartına kaydedildiğini gösteren bir uyarı ile karşılaşıyoruz. Tüm bunları aştıktan sonra Ana Menümüze kavuşuyoruz. Oldukça sade tasarlanmış ana menümüzde hemen bir olay dikkatimizi çekiyor. Gyroskop teknolojisine bağlı olarak PS Vita'yı aşağı, yukarı, sağa veya sola doğru hareket ettirdiğimizde uzayın derinliklerine doğru kısa bir bakış atıyoruz. Yıldız bulutlarının uzay boşluğunda yaptığı görsel şölen, 5 inç OLED ekranda büyüleyici görünüyor. Menüde yer alan seçenekler ise şu şekilde.

     PLAY: İki katagoriye ayrılan oyna bölümü.
     Arcade: İlerlemeli bir katagori. Kurtardığımız her gezegen sonrasında yeni gezegenler de göreve başlıyoruz.
     MINI-GAMES: 5 katagoriye ayrılan mini oyunların bulunduğu bölüm.
     Crush: PS Vita'nın arka ve ön dokunmatik yüzeylerini aynı anda kullanarak 5 aşamada oynadığımız bölüm.
     Disc Slide: Ön dokunmatik ekranda uzay aracımızı kontrol ederek meteor yağmurundan kaçmaya, aynı zamanda yeşil renkli gök taşlarını toplamaya çalıştığımız bölüm.
     Orbit Bomber: PS Vita'nın Gyro-Sensörünü kullanarak nişancı yeteneklerimizi ortaya çıkarıyoruz. 5 aşamadan oluşan bölümde, uzay aracaımızı üzerimize gelen meteor yağmurundan ve düşman araçlardan korumaya çalışıyoruz.
     Rock and Rool: PS Vita'nın SIXAIX özelliğini kullanarak yuvarlak bir meteor taşıyla yeşil gök taşlarını toplayıp puan kazanmaya çalışıyoruz. Bunu yaparken de kırmızı göktaşlarından ve diğer uzay araçlarından kaçmaya çalışıyoruz.

Zorluk seviyemizi seçtikten sonra Alena gezegeninde maceramıza başlıyoruz. İlk aşamada iki çeşit silahımız var ve çok etkili değiller. bunlardan biri ateş, diğeri ise buz. Ateş silahımızı kullanarak kızıl renkli gök taşlarını yoketmeye çalışıyoruz. Buz silahımızı kullanarak da, mavi renkli gök taşlarını yok etmeye çalışıyoruz. Bu kısımda birşeye dikkatinizi çekmeye çalışacam. Ateş silahını kullanarak mavi gök taşlarını yoketmeye çalıştığımız zaman pek etkili olmadığını görüyoruz. Bunun için silahlarımızı doğru zamanda, doğru cisimlere karşı kullanmakta da fayda var. Silahlar arasında geçiş yapmak için de, PS Vita'nın ''R'' tetik tuşunu kullanıyoruz. Tabi silahlarımız sadece ateş ve buzdan ibaret değil. Ayrıca ekranın önüne dokunarak roket saldırısı gerçekleştirirken, arka panele dokunarak da büyük bir karadelik oluşturuyoruz. Karadelik oluşturmamızın amacı, yoğun meteor saldırılarından paçayı kurtarmak oluyor.

     Aracımızı sağa, sola, iler, ve geri hareket ettirmek için sol analog çubuğunu kullanırken, ateş etmek için sağ analog cubuğunu kullanıyoruz. PSP'de yaşayamadığımız özgürlüğü, PS Vita'nın çift analog cubuğu sayesinde yaşayabiliyoruz. Zaten oyun da bu özgürlüğü epey hissettiriyor. Silahlarımızın etkisini artırabilmek için oldukça fazla göktaşını yoketmemiz ve onlardan gelen puanları, partikülleri ve çeşitli eşyaları toplamamız gerekiyor. Yeşil partikülleri tapladıkça ekranın sağ alt köşesindeyer alan yeşil barın dolmasını sağlıyoruz. Böylece daha etkili ateş açabilmemizi sağlayan yeni eşyalar kazanıyoruz.

     Tüm gezegeni 5 aşama sonunda kurtarabiliyoruz. Her aşama sonrasında, süreye bağlı olarak puanlar kazanabiliyoruz. 5. aşamanın sonunda ise Boss'lar bulunuyor. Bu zorlu boss'ları öldürebilmek için füze saldırısı ve karadelik oluşturma güçlerimizi kullanmakta fayda var. Tabi Boss saldırısına kadar gelmeden önce silahlarımızı idareli bir şekilde kullanmalıyız. Aksi taktirde yenilmek kaçınılmaz olacaktır. Sicim gibi yağan meteor saldırıları, aslında görsel şölenin ta kendisi. Cıvıl cıvıl renkler, çeşit çeşit silahlar, güçlü düşmanlar, partiküller ve toz bulutları oyunun grafiklerde tavan yaptığını gözler önüne seriyor. Super Stardust Delta bu anlamda kullanıcıya bir oyun değil, sanat eseri sunuyor. Zaten grafiklerin birçok oyun eleştirmeni tarafından yüksek puanlar alması bunu kanıtlar nitelikte.