Football Manager 2011
Gökhan Yılmaz

Sayfa 1

      En popüler menajerlik oyunlarından biri olan Football Manager, yeni sezon için başlangıç düdüğünü çalmaya hazırlanıyor. Pek çok futbol severin yıllardır vazgeçemediği seri, oyuncu kitlesinin istekleri doğrultusunda gelişmeye ve daha gerçekçi bir simülasyon olma yolunda ilerlemeye devam ediyor. Çıkacağı Kasım ayına yaklaştıkça açıklanan yeni özellikleri oyuncularını heyecanlandırırken, biz de gönderilen basın versiyonu ile oyunu erkenden deneme fırsatı bulduk.

      Yapımcı Sports Interactive, Football Manager 2011 ile her zamankinden daha iddialı olarak karşımıza çıkıyor. Dünyanın dört bir yanına yayılmış 1000’in üzerindeki çalışanı sayesinde sahip oldukları veri tabanı, içerdiği 50’den fazla ülkenin futbol ligleri, oyuncuları ve çalışanları ile eşsiz bir kaynak oluşturuyor (Bu kadar büyük veri içeriğine rağmen, Football Manager 2010'a oranla daha iyi optimizasyona ve dolayısıyla daha kısa bekleme sürelerine sahip olduğunu eklemeliyim). Peki bu veri tabanının güncellenmesi dışında sizi Football Manager 2011 almaya ikna edecek özellikler nedir? Ne gibi yenilikler var ve sizi nasıl bir oyun bekliyor, bunlara göz atalım.
      Football Manager 2011’e giriş yaptığımızda bizi çok alışkın olduğumuz bir menü karşılıyor. Neredeyse 2010 versiyonu ile aynı olan ekranda, karşılaştığımız butonlara ve menülere bakarak tasarımın daha şık durduğunu söyleyebiliriz. Oyuna hazırlanmak amacıyla ana menüden ayarlar bölümüne geldiğimizde bizi önceki oyunlara nazaran daha fazla seçeneğin beklediğini görüyoruz. Birimler, ücretlerin zaman dilimleri, çözünürlük modları, 3D özellikleri ve görünüm temaları gibi benzer ayarların dışında en göze çarpan değişiklik YouTube ayarları oluyor. Buradan, ileride bahsedeceğim video yükleme özelliği için çözünürlüğü (360p, 480p vb) ve videoların kayıt edilip edilmeyeceğini belirleyebiliyoruz.

      Eğer bir son dakika sürprizi olmazsa, Football Manager 2011’in ne yazık ki Türkçe dil seçeneğinin bulunmadığını söylemeliyim. Hatırlarsanız resmi forumlardaki imza kampanyaları ve çevirmen ilanları bizi heyecanlandırmış ve bu yönde bir beklenti içerisine sokmuştu. Büyük bir oyuncu kitlemiz olsa da illegal içeriğin çok fazla olması nedeniyle Türkçe dil desteği verilmemiş. Dil konusunda sıkıntı çeken oyuncuların, Football Manager 2011’de daha fazla zorlanacağını söyleyebilirim.
      Ayarları yaptıktan sonra oyuna girdiğimizde oynamak istediğimiz ülkeleri seçtiğimiz ekrana ulaşıyoruz. Genel olarak bakıldığında yine pek çok ligin lisanslarının satın alınmadığını görüyoruz. Lisansı bulunan ülkeler: ABD, Avusturya, Danimarka, Fransa, Almanya, Hollanda, İtalya, Malezya, Kuzey İrlanda, Norveç, Romanya, İskoçya, Güney Kore, İspanya ve Galler. Geri kalan tüm ülkelerin ligleri yine sahte logolar ve formalar ile temsil ediliyor. Gerekli ayarlamaları yaptıktan sonra veri tabanı hazırlanıyor ve bilgilerimizi girdiğimiz ekrana geliyoruz. Menajer profili yaratmak neredeyse bir önceki ile aynı. Buradan aynı zamanda Twitter ve YouTube için giriş yapabiliyoruz ki bu, Football Manager 2011’in en belirgin yeniliklerinden biri olarak lanse ediliyordu. Oyunu kendi Twitter ve YouTube hesabınıza bağladığınızda, elde ettiğiniz başarıları Twitter üzerinden duyurabiliyor ve yapacağınız maçlardaki önemli görüntülerin videolarını YouTube’a yükleyebiliyorsunuz.
 
     Mesela üst üste iki kez lig şampiyonu olursanız bunu Twitter üzerinden duyurmak isteyip istemediğiniz soruluyor. Aynı şekilde, yaptığınız maçlardan sonra Upload Highlights bölümünden tüm önemli görüntüleri inceleyip basit bir arayüz ile anında yükleyebiliyorsunuz.
Sayfa 2

      Tüm ön hazırlıkları yaptıktan sonra takımımızı seçerek menajerlik kariyerimize başlıyoruz. Oyuna başladığımızda ilk dikkati çeken, mesaj kutusunun ve haber başlıklarının tek bir ekranda toplanması oluyor. Artık tüm haberler ve mesajlar gelen kutumuzda toplanıyor. Yapılan ufak değişikliklerle daha kullanışlı bir arayüz elde edilmiş. Gelen iletiler mesaj, haber, transfer, iş ya da medya gibi çeşitlere ayrılıyor ve içeriğinin hangisine ait olduğunu açmadan görebiliyoruz. Gelen kutusu, yeni tasarımı ve kullanışlılığı ile çok daha başarılı olmuş. Böylece artık takip ettiğimiz haberlere daha kolay ulaşırken, geliştirilen abonelik sistemi sayesinde istenmeyen haberleri daha kolay engelleyebiliyoruz. Yine istediğimiz lige, takıma, çalışana ya da futbolcuya abone olarak onunla ilgili ayarları alabiliyorken, arttırılan filtreleme seçenekleri sayesinde ayarlarımızı daha kolay kişiselleştirebiliyoruz.

      Gelen mesajlara göz attığımızda içeriğin çeşitliliği dikkat çekiyor. Artık üretilen haberler yaptığımız hareketlere daha iyi adapte olmuş. Gerçekleştirdiğimiz röportajlardan oynayacağımız maçlara, taraftarların tutumlarından bizden beklenenlere kadar daha doyurucu haberlerle karşılaşıyoruz. Arttırılan çeşitlilik ve diyalog sayısı, oyunun gerçekçiliğine daha çok katkı sağlamış. Bu aynı zamanda, İngilizce içeriğin hiç olmadığı kadar çok olduğu anlamına geliyor.

      Football Manager 2011’de iletişimin bir seviye yukarı çıktığını görüyoruz. Artık bir futbolcuyu transfer etmek istediğimizde ilk önce ara bulucu ile temas kurmak zorundayız. Her futbolcunun bir temsilcisi bulunuyor ve ön koşulları onunla konuşuyoruz. Bu durum transfer görüşmelerine farklı bir boyut katıyor çünkü her temsilcinin farklı karakteristliği bulunuyor. Bu, transferler için yaklaşımımızı etkiliyor. Her temsilci, transfer etmek istediğimiz futbolcunun çıkarını düşünürken pastadan kendine de dilim ayırmayı unutmuyor (Bir güzel komisyon istiyorlar). Bu arada transfer tekliflerinin seçeneklerinin de arttığını görüyoruz.
      Futbolcularımız, çalışanlarımız ve yönetim ile yapabileceğimiz konuşmaların diyalog sayıları oldukça arttırılmış. Artık sorunları çözme konusunda daha yapıcı ilişkiler kurabiliyoruz. Futbolcularımızı anında yanımıza çağırarak karşılıklı görüşme başlatabiliyoruz ve cevaplarını anında alabiliyoruz. Mesela oyuncunun daha az şut çekmesini ve pas vererek oynamasını isterken, aynı anda da kulübe almak için bir futbolcu önermesini isteyebiliyoruz. Bu şekilde, karşılıklı görüşmeler daha akıcı oluyor ve sonraki günleri beklemek zorunda kalmıyoruz.

      Aynı şekilde yönetim ile iletişime geçerek daha fazla koç, yetenek avcısı ve transfer bütçesi isteyebileceğimiz gibi, kapasitesi arttırılamıyorsa yeni bir stadyum yapılmasını önerebiliyoruz.

      Getirilen yeniliklerden biri ise dinamik olarak değişebilen ligler olmuş. Yapımcı ekip, senelerdir istenilen bu özellik için bir yıldan uzun bir süredir çalışıyordu. Football Manager 2010’a yetişmediği için bu sene eklenilen dinamik ligler, artık uzun soluklu oyuncuları daha çok memnun edecektir. Mesela pek başarısı bulunmayan ve popüler olmayan bir ligde oynarken büyük yıldızları transfer etmek sıkıntı oluşturuyordu. Bizim bütçemiz karşılasa bile futbolcu, kariyerini düşünerek gelmek istemiyordu. Artık uzun süre oynadığımızda elde ettiğimiz başarılar ve diğer takımların yükselişleri ligin kalitesini ve popülerliğini arttırabiliyor. Mesela başarılı olmayan bir ülkenin liginde, artan kaliteli takım sayısı ve kazanılan kupalar ligin kalitesinin artmasına ve yıldız oyuncuların kararlarının değişmesine neden olabiliyor. Bu, aynı şekilde ligin seviyesinin düşmesine de neden olabiliyor. Örnek vermek gerekirse 15 sezon sonra, Hindistan yıldız oyuncuların dolmaya başladığı bir ülke olurken İngiltere’deki takımlar popülerliğini yitirebiliyor. Bu sayede hem gerçekçilik hem de alınan keyif artıyor.

      Yeni idman seçenekleri sayesinde oyuncuların kendilerini geliştirebilme yollarını daha fazla kontrol edebiliyoruz. Maç öncesinde yaptıracağımız antrenmanlar, oyuncuların eksiklerini gidermeleri konusunda çok daha fazla seçeneğe sahip olmalarını sağlıyor. Futbolcuları daha çevik olmaları, daha iyi zıplayabilmeleri için çalıştırabileceğimiz gibi bitirici özelliklere yoğunlaştırabileceğimiz daha ayrıntılı antrenmanlar yaptırabiliyoruz. Aynı şekilde maç öncesi idmanlar sayesinde sahanın belirli bölgelerine odaklanmalarını sağlayabiliyoruz. Bu, yeni oyuncuların takıma daha iyi adapte olmalarını da sağlıyor.
      Geliştirilen yeni 3D motoru sayesinde maçların daha gerçekçi olduğunu söyleyebiliriz. Fakat önceki oyunlarda olduğu gibi üzerinde çok çalışılması gereken bir özellik olduğu görülüyor. Her ne kadar yeni animasyonlar, hava şartları, daha kaliteli dokulara sahip futbol sahaları ve gölgelendirmeler eklenmiş olsa da tüm hepsi genel ortalamayı yükseltemiyor. Sahada, futbolcular ve hakemler dışında kimsenin olmaması, dışarı giden topun geri atılmasını beklemek, futbolcuların ilginç davranışları ve hareket eden objelerin birbirlerinin içlerinden geçebilmesi gibi özellikler bizi gerçekçi bir futbol atmosferinden uzaklaştırıyor. Fakat görüntülerin daha net ve ayrıntılı olması, Football Manager 2011’in çok daha başarılı görseller sunmasını sağlıyor.

     Eklenen TV Camera sayesinde topa odaklanan yeni bir kamera açısını kullanmamıza izin veriliyor. Taraftarlar ise oyunun gidişhatına daha uygun sesler çıkartıyor. Bunun gibi yeni detaylar sayesinde, maçlarını 2D olarak takip etmeye alışkın oyuncular bir nebze olsun 3D’yi tercih edebilirler. Elbette bir FIFA ya da PES serisi kalitesi beklemiyoruz fakat daha önceki serilerden iyi olsa da hala beklentilerin altında bir 3D atmosferine sahip olduğunu belirtmeliyim.

      Oyundaki farklı ülkelerin liglerinin, kendi özelliklerini barındırması açısından yeni eklentileri bulunuyor. Mesela yapılan açıklamaya göre Türkiye liginde, sezon sonunda birincilik için aynı puanı alan dört takım varsa ve dörtlü averajla sonuca ulaşılamıyorsa, bu takımlar kendi aralarında eleme usulü karşılaşabiliyorlar ki bu özellik diğer liglerde bulunmuyor.

      Maç istatistiklerinin tutulduğu ekranın daha fazla ayrıntıyla donatıldığını görüyoruz. Mesela maçlardan sonra saha üzerindeki 90 dakikada tam olarak nelerin olup bittiğini derinlemesine inceleyebiliyoruz. Böylece bir orta saha oyuncunuzun ileriye fazla açılamadığını fark ederek, onu sonraki maç için hazırlayabiliyoruz.

      Football Manager 2011, menajerlik ve simülasyon özelliklerini bir adım daha öteye taşıyarak çok daha başarılı bir oynanış sunuyor. Geliştirilen ve eklenen özelliklere bakıldığında beklenildiğine değecek bir oyun olacağa benziyor. Arttırılan içeriği sayesinde kendini bir süre sonra tekrar eden yapısından biraz daha uzaklaşmış. Tam sürümü yayınlandığında daha ayrıntılı bir karar verebiliriz. Fakat şimdiden Football Manager serisini daha ileriye taşıyacak bir yapımın geldiniği söyleyebilirim.