Haftalık Dizi ve Film Önerisi 25: Raised by Wolves - The Endless

Özgür Eroğlu

Haftalık dizi ve film önerilerinin yirmi üçüncüsü ile birlikteyiz. Bu hafta bilim kurgu türünde bir dizi bir de film önereceğim. Diğer öneri yazılarına buradan ulaşabilirsiniz.

Bu tavsiye yazılarında az bilinen yapımları önerme veya belli bir konsept yoktur. Örneğin Cyberpunk 2077 öncesi herkesin bildiği Blade Runner filmini de Cyberpunk 2077’ye hazırlık amacıyla önerebiliriz. Az bilinen yapımlar ve kaliteli yapımlar dışında, o hafta izlemenizin daha iyi olacağını düşündüğümüz yapımlar da önereceğiz. Şimdi önerilerimize geçelim.

Dizi Önerisi: Raised by Wolves


Bildiğiniz gibi bilim kurgu türünde çok fazla büyük bütçeli film bulunamayabiliyor. Çıkan büyük bütçeli bilim kurgu filmleri de genellikle hep aynı kişilerden geliyor. Bilim kurgu filminde büyük bütçeli işleri bulmak oldukça zorken, dizi tarafında büyük bütçeli bilim kurgu dizisi bulmak neredeyse imkânsız. Aslında sorun tam olarak da bütçe değil, bilim kurgu türü çoğu zaman olmayan bir şeyi gözler önüne serdiği için kaliteli görselliğe sahip olanı bulmak çok zor oluyor. Bu yüzden bilim kurgu türündeki yapımlar bu anlamda ikiye ayrılıyor. Büyük bir bütçesi bulunan ve her şeyi göstere göstere gözler önüne seren yapımlar, bir de gözler önüne pek bir şey seremeyen, ancak senaryosu ve yapılış şekli ile sizi bilim kurgunun içerisinde hissettiren yapımlar. Bugün önereceğim yapımlarda her iki taraftan da birer yapım önereceğim.

Dediğim gibi bilim kurgu türündeki dizilerde bütçe sıkıntısı genelde hep olur. Bu yüzden de genelde senaryo ve farklı yaklaşım ile öne çıkan diziler görürüz. Yine de görsel efekt konusunda ısrarcı olan diziler elbette oluyor ve ne yazık ki çoğu dizinin görselliği kötü oluyor. Görsellik açısından başarılı olan dizilerin arkasında sizin de tahmin edebileceğiniz gibi büyük isimler oluyor. Ya yapımcısı zengin oluyor kısaca ya da stüdyosu. Bugün önereceğim dizinin arka planında da yine büyük zenginlikler var. Bugün önereceğim dizinin yani Raised by Wolves’un yapımcılığını Blade Runner ve Alien gibi filmlerin yönetmeni olan Ridley Scott yapıyor. Dizinin yayınlandığı kanal ise HBO. Yani sizin anlayacağınız görsellik konusunda hiçbir sıkıntısı yok.


Raised by Wolves dizisinin yaratıcılığını Aaron Guzikowski üstleniyor. Oyuncu kadrosunda ise Amanda Collin, Abubakar Salim, Travis Fimmel, Winta McGrath, Jordan Loughran, Ethan Hazzard ve Aasiya Shah gibi isimler bulunuyor. Dizinin ilk iki bölümünü de dizinin yapımcısı olan Ridley Scott yönetiyor. İlk iki bölümün ekstra kalitesi de dikkat çekiyor zaten. Aslında bu dizi ekstra önem taşıyor, çünkü uzun zamandır herhangi başka bir yapımdan uyarlanmayan ilk dizi. Bildiğiniz üzere uzun zamandır bilim kurgu yapımları kitaplardan veya türevlerinden uyarlanıyor, ancak bu dizi tamamen özgün. Elbette ilham alınan noktalar vardır, ancak uzun zaman sonra kitabı veya türevi olmayan bir eseri izlemek güzel geldi.

Raised by Wolves uzak bir gelecekte, çocukları yapay zekaların yetiştirdiği bir evrende geçiyor. Dizinin temeli aslında inanç ve ateistlik üzerine kurulmuş, ancak günümüze biraz daha ters bir açıdan. En azından izlediğimiz kısım öyle. Konusuna çok fazla bir şey söylemek istemiyorum, çünkü Westworld tarzı büyük twistleri olabilecekmiş gibi duruyor. Twist olmasa bile kesinlikle senaryosu ve evreni oldukça kaliteli ve kendiniz keşfetmeniz daha keyifli olur. Dediğim gibi senaryosundan yana herhangi bir çekinceniz olmasın.

Dizinin rahatlıkla bahsedebileceğim ve çok iyi olduğu nokta ise kesinlikle görselliği. Kostüm konusunda oldukça sade bir yaklaşım sergilenmiş. Genel olarak dizinin geçtiği gezegene baktığınızda da aslında öyle büyük bilim kurgu ögeleri bulunmuyor. Dizideki yapay zekalar ve arada gördüğümüz teknoloji bize dizinin bir bilim kurgu dizisi olduğunu hatırlatıyor. Dizi çekildiği orta olarak muazzam uygun diziye. Atmosfere uyması açısından yapılan çevre tasarımları da ekstra kaliteli. Tüm bunlar birleşince izlediğiniz dizinin kaliteli bir görsellik sunduğunu rahatlıkla anlayabiliyorsunuz. Ancak dediğim gibi aslında çok sadece bir atmosfer var ama bunu mükemmel bir şekilde yansıtmış. Görsellikte olduğu gibi aynı şekilde sesler de oldukça kaliteli. Hem kullanılan müzikler hem de kullanılan sesler çok iyi. Özellikle jenerik müziği oldukça kaliteli.

Son olarak da oyunculuktan bahsetmek istiyorum. Dizinin ilk bölümleri itibarıyla en çok ekran süresine sahip kişi Mother karakterini canlandıran Amanda Collin. Kendisi cidden muazzam bir oyunculuk sergilemiş. Bunun dışına Travis Fimmel zaten oldukça popüler birisi ve yine gayet kaliteli bir oyunculuğu var. Bu iki isim dışında dizide oyunculuğu ile insanı şaşırtan bir isim yok. Ancak tüm oyuncular gayet başarılı yani her oyuncudan ortalama üstü bir başarı görebiliyorsunuz.


Ben bu yazıyı yazarken dizinin sadece 5 bölümü yayınlanmıştı. Yazıyı yayınladığımızda ise altıncı ve yedinci bölümleri de yayınlanmış olacak. Dizinin ilk sezonu toplamda 10 bölümden oluşacak. Dizi izlediğim yere kadar gayet kaliteli. Uzun zamandır içimde biriken yeni bilim kurgu açlığını dindirmeye yetti. Buradan sonra da geriye kalan bölümlerde kötü bir şey çıkartacaklarını sanmıyorum, ancak dediğim gibi ihtimal dahilinde bir durum.

Yine de bilim kurgu dizisi seven herkese bir bakmasını tavsiye ediyorum. Şu an için iyi bir dizi, ancak muazzam olma potansiyeli yüksek bir dizi. Bunun için bile bir bakmalısınız. Bölümler ortalama 45 – 50 dakika uzunluğunda.

Film Önerisi: The Endless


Yazının en başında söylediğim gibi görsellik açısından ve bütçe açısından sorunu olmayan yapımlar görüntü açısından muazzam şeyler sunuyor. Ama bazen yaratıcılık anlamında geride kalabiliyor. Elbette her film için demiyorum, örneğin Blade Runner 2049 her açıdan muazzam bir filmdi. Görsellik sunamayan bilim kurgu yapımlarının güzel olabilmesi için senaryoda veya görsellikte bir yaratıcılık sunması gerekiyor. Örneğin; The Man From Earth filmi bir bilim kurgu filmi, ancak tek bir odada geçiyor ve tek bir CGI bile yok. Çünkü CGI ekleyecek para yok. Bu yüzden bütçesi düşük olan bir bilim kurgu filmi için güzel deniyorsa, bilin ki gerçekten güzeldir. Film olarak önereceğim yapım da tam olarak böyle bir yapım.

2017 yılında yayınlanan The Endless’ın yönetmenliğini Justin Benson ve Aaron Moorhead üstleniyor. Senaristliğini ise Justin Benson üstleniyor. Oyuncu kadrosunda ise Aaron Moorhead, Justin Benson, Callie Hernandez, Tate Ellington, Shane Brady, Lew Temple, Kira Powell ve David Lawson Jr. Bulunuyor.


The Endless, küçükken UFO tarikatına üye olan ve sonrasında orayı terk eden iki kardeşe odaklanıyor. Yıllar sonra şifreli bir mesaj aldıklarını düşünürler ve UFO tarikatına geri dönerler. Hem oradakileri tekrar görmek hem de tarikat ile olan ilişkilerini tamamen kesmek isteyen kardeşler, tarikatın kampının olduğu yerde başlarına gelen garip olaylar sebebiyle tarikatı terk edemezler.

Dediğim gibi film bir bilim kurgu filmi, ancak korku türünü de barındırıyor. Hatta şahsi olarak en sevdiğim korku türlerinden biri olan Ctulhu mitolojisinden esinlenilmiş bir korku var içerisinde. Filmin bütçe konusunda sıkıntıları olduğu için CGI’lık çok fazla sahne yok. Bunun yerine sıra dışı bir senaryo, kaliteli bir hikâye ilerleyişi ve güzel bir atmosfer var. Filmin kaliteli olmasının ve bu bilim kurguluğu hissettirebilmesinin en önemli sebebi yönetmenlik. Bunun dışında Ctulhu mitolojisine aşina olanların bileceği gibi korkutmak için CGI’lık bir durum da yok. Korkuyu daha çok duygunun kendisi olarak görüp somut bir varlığı soyut olarak yansıtabiliyor film. Sadece Ctulhu mitolojisi ile kalmayıp zamansal olaylar ve farklı evrenler gibi bilimsel şeyler de işin içine giriyor. Haliyle karman çorman bir film haline geliyor, ancak o kadar güzel işlenilmiş ki her şeyi rahatlıkla anlayabiliyorsunuz. Elbette anlamak için filme ve kendinize biraz süre vermeniz gerekiyor.

Oyunculuk anlamında öyle büyük bir şey beklemeyin, her oyuncu olması gerektiği gibi oynamış ekstra iyi bir performans veya kötü bir performans yok. Müzik ve sesler konusunda da öyle akılda kalıcı iyi bir şey yok. Yine oyunculukta olduğu gibi ses ve müzik için de kötü diyemem.


Farklı bilim kurgu yapımlarını seviyorsanız, daha çok bağımsız tarzda filmleri seviyorsanız, yaratıcı fikirler görmek istiyorsanız ya da film izlemeyi seviyorsanız mutlaka The Endless’a bakmalısınız. Eğer filmi severseniz, yönetmenlerin diğer filmlerine de mutlaka göz atın. Onlar da bu filmin tarzında. Filmin süresi 1 saat 51 dakika. Derli toplu bir kafayla izlenilmesi gerektiğini de hatırlatayım, yoksa ipin ucunu kaçırıp filmi anlamayabilirsiniz.