Keşke Oyunu Olsa Dedirten Dizi: The Mandalorian

Özgür Eroğlu

 
 
Star Wars severler olarak uzun zamandır kaliteli bir yapım göremiyorduk, The Mandalorian dizisine kadar. Son 5 yılda 5 farklı film gördük ama galiba hepsinin belirli bir kalitenin altında olduğunu söyleyebiliriz. The Mandalorian'ın konu alacağı karakter ve başrol oyuncusu sayesinde dizi için oldukça heyecanlanmıştık. Geçtiğimiz ay dizi başladığında heyecanımızın karşılığını bulduk diyebiliriz.
 
Dizi bazı klişeler üzerinden gidiyor evet, ama bunu kaliteli bir şekilde yapıyor. Dizinin güzel olmasını sağlayan tek şey sade olması. Teknik anlamda baktığımızda ise, zaten arkasında Disney'in olduğu bir yapımın kötü olması zor bir ihtimal. Ama konuşmak istediğimiz konu dizinin kendisi değil, dizinin oyunu.
 
Diziyi izlerken belki de çoğunuzun aklına gelmiştir, The Mandalorian'a ait bir oyun olsa gerçekten büyük potansiyelli bir oyun olur. Bu ihtimali düşündüren ilk şeyin aslında The Witcher olduğunu söyleyebiliriz. The Witcher ve The Mandalorian yapımlarının aslında çok fazla benzer noktası var. İkisi de para ile bazı işler kabul ediyor, ikisi de kendi doğruları doğrultusunda ilerleyip hiçbir büyük olaya karışmıyor, ama en sonunda sevdiklerini korumak için (Baby Yoda ve Ciri) istemedikleri olayların içinde buluyorlar kendilerini. 
 
Bu iki yapımın dizisinin neredeyse aynı anda başlaması ve The Witcher oyunlarının çok başarılı olması, ister istemez insanda "The Mandalorian'ın oyunu olsa nasıl olurdu?" diye düşündürüyor. Biz de eğer olsaydı nasıl oldurdu, ne yapılması gerekirdi bunları birkaç başlık altında inceleyelim istedik.
 
Genel Bir Bakış
 
 
Star Wars evrenine ait tonla oyun olmasına rağmen, en iyi oyunun bile mantıksal hataları oluyor. Bu mantıksızlığın sebebi ise Güç ve Işın Kılıcı. Oyuna eklemesi çok zor iki mekanik. Geçtiğimiz ay çıkan Fallen Order'da da aynı sorun vardı mesela. Ancak bu konuda The Mandalorian'ın olası oyununun bir sorunu olmayacak, çünkü ana karakter hem Güç'e hakim değil hem de Işın Kılıcı kullanamıyor. Sadece lazer silah ve türevleri kullanıyor, yani oyuncunun rahatlıkla kontrol edebileceği şeyler.
 
Böyle bir oyuna eklenmesi gereken en önemli şey, açık bir dünya. Ancak tek bir haritada geçen açık dünya, Star Wars evreni için bir saygısızlık olur. Hazır uzay gemimiz de varken birkaç farklı gezegene gidebiliriz. Her gezenin kendi içerisinde küçük de olsa bir açık dünyası olur. Oyunun içerisinde bir ana hikaye elbette olacak ancak yanına bir de Witcher'daki gibi kontrat görevleri eklenirse her şey çok daha güzel olur. 
 
Detaylara girmeden genel olarak bu tarzda bir oyun gayet başarılı olacaktır. Aslında buna çok benzer bir oyun geliştiriliyordu, adı da "Star Wars 1313". Ama ne yazık ki oyun daha geliştirme aşamasındayken iptal edildi.
 
Oynanış
 
 
Oyun üçüncü şahıs bakış açısına sahip olursa çok daha keyifli olur ancak genelde yapılan hata böyle bir oyuna RPG mekanikleri ekleyip oyunu çeşitlendirmeye çalışmak. RPG mekanikleri için bir özen gösterilmediğinde oyunun mekaniklerini çeşitlendirmek yerine sıkıcı hale geliyor. O yüzden oyunda sadece aynı dizide gördüğümüz gibi kazandığımız metallerle kendimize yeni zırhlar yaptırabiliriz. Bunun dışında etrafta bulduğumuz silahlar, yine para ile satın aldığımız silahlarla karakterimizi güçlendirebiliriz.
 
Burada kritik nokta ise karakterimizin gerçekten usta bir silahşör olması. Karşılaştığımız kalabalık düşman gruplarına karşı bizi oyunun her bölümünde az da olsa daha güçlü yapacak bir özellik olması gerekiyor. Burada da yardımımıza Max Payne serisinden alıştığımız "bullet time" özelliği kurtarabilir. Daha havalı hareketler yapmamızı sağlaması ve az da olsa bize bir avantaj kazandırması oyunu daha keyifli hale getirir. Ya da direkt olarak Red Dead Redemption 2'deki ateş etme mekaniği. 
 
Hikaye
 
 
 
Direkt olarak dizideki hikayeyi konu alsa gayet keyifli olabilir. Ana odağımız Baby Yoda'yı korumakken, hayatta kalabilmek ve para kazanmak adına The Witcher'daki gibi çeşitli kontrat görevleri alarak oynanış da daha keyifli hale gelebilir. 
 
 
Bu tarz bir oyunun gayet keyifli olacağını düşünüyoruz. Grafik anlamında artık çoğu stüdyo gayet güzel bir iş başarıyor. O yüzden bu konu hakkında konuşmaya gerek yok. Detaylı ve farklı gezegenlerde aldığımız görevler ile keşif hissiyatı da verilirse mükemmel bir oyun olacağı kesin. 
 
Peki siz diziyi izlerken hiç böyle bir oyun olsa nasıl olurdu diye düşündünüz mü? Fikrimizi beğendiniz mi ya da siz yapacak olsanız nasıl yapardınız? Yorumlar kısmında bizlere yazmayı unutmayın.